the bottom section of a curve

listen to the pronunciation of the bottom section of a curve
İngilizce - Türkçe

the bottom section of a curve teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

belly
{i} karın
belly
göbek

O bir göbek dansçısı. - She's a belly dancer.

Son zamanlarda top gibi bir göbek büyütüyorum. Bu orta yaş olmalı. - Lately, I've been growing a pot belly. It must be middle age...

belly
{i} mide

Gözlerin midenden daha büyük olmamalı. - You shouldn't have your eyes bigger than your belly.

Onun midesine vurdum. - I hit him in the belly.

belly
karnı

Tom hamile karısının karnına elini koydu. - Tom put his hand on his pregnant wife's belly.

Adama karnından vurdum. - I hit the man on the belly.

belly
böğür
the bottom of
alt
belly
{f} sızlanmak
belly
{f} şikâyet etmek
belly
{i} iştah
belly
{f} şişmek
belly
bellyache i
belly
anat
belly
rahim
belly
{f} yakınmak
belly
{i} telli çalgının ön kısmı
belly
keman veya benzeri bir sazın ön kısmı
belly
sızlanış
İngilizce - İngilizce
belly
the bottom section of a curve

    Heceleme

    the bot·tom sec·tion of a curve

    Türkçe nasıl söylenir

    dhi bätım sekşın ıv ı kırv

    Telaffuz

    /ᴛʜē ˈbätəm ˈseksʜən əv ə ˈkərv/ /ðiː ˈbɑːtəm ˈsɛkʃən əv ə ˈkɜrv/