the act of uttering words

listen to the pronunciation of the act of uttering words
İngilizce - Türkçe

the act of uttering words teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

speaking
{f} konuş

Açıkça konuşmak gerekirse, o güvenilmez biri. - Frankly speaking, he is untrustworthy.

Çok iyi Arapça konuşamıyorum. - I'm not very good at speaking Arabic.

speaking
konuşarak

Tom okulda bütün günü Fransızca konuşarak geçirir ve evde sadece İngilizce konuşur. - Tom spends all day speaking French at school and only speaks English at home.

Evde Fransızca konuşarak büyüdüm. - I grew up speaking French at home.

the act of
eyleminin
speaking
tanıdık
speaking
hitabetme kabiliyeti olan
speaking
ezberden nutuk söyleme
speaking
{i} konuşma

Bay Smith ile konuşmak istiyorum. Ben Smith. - I'd like to talk to Mr Smith. This is Smith speaking.

Seninle Fransızca konuşmaktan vazgeçeceğim. - I'll stop speaking to you in French.

speaking
speaking likeness aşırı benzeyiş
speaking
{s} konuşan

Ana dilini konuşan bir sürü arkadaşım var, bu yüzden ana dilini konuşanlarla konuşarak bir sürü deneyimim oldu. - I have a lot of friends who are native speakers, so I've had a lot of experience speaking with native speakers.

Hiç Fransızca konuşan birini duydun mu? - Have you ever heard someone speaking French?

speaking
hitap

Tom halka hitap etmede iyidir. - Tom is good at public speaking.

speaking
speaking acquaintance uzaktan aşinalık
speaking
{s} berrak
speaking
{s} etkileyici
speaking
(isim) konuşma
speaking
{s} akıcı

Öğretmen üç ay içinde hepimizi akıcı Fransızca konuşturacağını iddia etti. - The teacher claimed that he'd have us all speaking fluent French in three months.

Onun bir Amerikan vatandaşı kadar akıcı bir biçimde İngilizce konuştuğunu duydum. - I heard her speaking English as fluently as a citizen of the USA.

speaking
tıpkısı olma
speaking
{s} dokunaklı
speaking
söyleme

Açıkça söylemek gerekirse, seninle aynı fikirde değilim. - Frankly speaking, I don't agree with you.

Genel olarak söylemek gerekirse, oğlanlar kızlardan daha hızlı koşabilirler. - Generally speaking, boys can run faster than girls.

speaking
konuşacak gibi
İngilizce - İngilizce
speaking
the act of uttering words

    Türkçe nasıl söylenir

    dhi äkt ıv ʌtırîng wırdz

    Telaffuz

    /ᴛʜē ˈakt əv ˈətərəɴɢ ˈwərdz/ /ðiː ˈækt əv ˈʌtɜrɪŋ ˈwɜrdz/