the act of sitting, or the state of being seated

listen to the pronunciation of the act of sitting, or the state of being seated
İngilizce - Türkçe

the act of sitting, or the state of being seated teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

session
celse
session
{i} oturum

Eğitim oturumunun 16:00'da başlaması planlandı. - The training session is scheduled to begin at 4 p.m.

Grup, yaklaşmakta olan parti hakkında konuşmak için bir boğa oturumu planlıyordu. - The group was planning a bull session to talk about the upcoming party.

session
seans
session
(Eğitim) yarıyıl
session
dönem/toplantı/oturum
session
(Kanun) içtima
session
birleşim
session
{i} kongre
session
toplantı

Terapi toplantı halinde. - The therapy is in session.

session
{i} devre
session
{i} sömestr
session
(isim) dönem, sömestr, akademik yıl [brit.], devre, oturum, celse, toplantı, kongre
session
{i} dönem
session
{i} akademik yıl [brit.]
session
bazı kiliselerde idare heyeti
İngilizce - İngilizce
session
the act of sitting, or the state of being seated