İngilizce - Türkçe
the act of one who blesses teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- blessing
- {i} nimet
Sen benim nimetime sahipsin.
-You have my blessing.
Sağlık ve akıl, hayatın iki nimetidir.
-Health and intellect are the two blessings of life.
- blessing
- kutsayarak
- blessing
- kayra
- blessing
- kutsayan
- blessing
- askerce
- blessing
- {f} kutsa
- blessing
- {i} dua
- the act of
- eyleminin
- blessing
- {i} hayırdua
- blessing
- {i} şükran
- blessing
- {i} bereket
Allah'ın bereketi üzerinize olsun.
-May the blessings of God be upon you.
- blessing
- onay/lütuf/dua
- blessing
- slang haşlama
- blessing
- {i} kutsama
- blessing
- hamt
- blessing
- {i} lütuf
Biz onu bir lütuf olarak kabul ediyoruz.
-We consider it a blessing.
- blessing
- {i} kutsama, takdis
- blessing
- azarlama
- blessing
- bless dua et/kutsa
- blessing
- {i} hayır dua
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
the act of one who blesses teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- blessing
the act of one who blesses
Türkçe nasıl söylenir
dhi äkt ıv hwʌn hu blesîzTelaffuz
/ᴛʜē ˈakt əv ˈhwən ˈho͞o ˈblesəz/ /ðiː ˈækt əv ˈhwʌn ˈhuː ˈblɛsɪz/
Resimler
Favoriler