the act of either actually or constructively possessing or occupying property

İngilizce - Türkçe

the act of either actually or constructively possessing or occupying property teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

possession

{i} varlık

Sami bütün varlıklarını geride bıraktı. - Sami left all of his possessions behind.

possession

{i} iyelik

possession

zilyedlik

possession

{i} huk. zilyetlik

possession

(Spor) topla oynama yüzdesi

possession

almak

possession

sömürge

possession

mal mülk

possession

hüküm

possession

egemenlik

possession

{i} saplantı

possession

kendine hâkim olma

possession

{i} mal

Başkaları ile hoşnutsuzluk içinde yaşamaktansa dünya malından vazgeçmek daha iyi. - Better to give up possessions than to live in discontent with others.

Mutluluk sadece birçok mala sahip olmak değildir. - Happiness isn't merely having many possessions.

possession

vermek

possession

{i} hakim olma

possession

{i} sahip olunan şey

possession

(isim) sahibi olma, mülk edinme, sahiplik, iyelik, mülk, tasarruf, hakim olma, sahip olunan şey, varlık, cin çarpması, cinnet, kafayı takma, saplantı

possession

teslim etmek

possession

{i} iyelik, sahip olma

possession

istimlâk ettir

İngilizce - İngilizce

the act of either actually or constructively possessing or occupying property teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

possession

Heceleme

the act of ei·ther ac·tu·al·ly or con·struc·tive·ly possessing or occupying prop·er·ty

Türkçe nasıl söylenir

dhi äkt ıv aydhır äkşli ır kınstrʌktîvli pızesîng ır äkyıpayîng präpırti

Telaffuz

/ᴛʜē ˈakt əv ˈīᴛʜər ˈaksʜlē ər kənˈstrəktəvlē pəˈzesəɴɢ ər ˈäkyəˌpīəɴɢ ˈpräpərtē/ /ðiː ˈækt əv ˈaɪðɜr ˈækʃliː ɜr kənˈstrʌktɪvliː pəˈzɛsɪŋ ɜr ˈɑːkjəˌpaɪɪŋ ˈprɑːpɜrtiː/