the act of arriving or something that has arrived

listen to the pronunciation of the act of arriving or something that has arrived
İngilizce - Türkçe

the act of arriving or something that has arrived teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

arrival
{i} gelme

Kaza ben gelmeden önce oldu. - The accident happened previous to my arrival.

Onun geç gelmesi nedeniyle planlarımız değişti. - We changed our plans because of her late arrival.

arrival
{i} geliş

Keiko onun güvenli bir şekilde gelişini ona bildirdi. - Keiko informed him of her safe arrival.

Askerlerin gelişi daha fazla şiddete yol açtı. - The arrival of the troops led to more violence.

arrival
{i} varış

Bizim varışımızdan kısa bir süre sonra ayrıldı. - He left soon after our arrival.

Onu varış saatinizi bildirirseniz, Tom sizi havaalanında karşılayabilir. - Tom can meet you at the airport if you let him know your arrival time.

arrival
{i} varma

O, ben varmadan önce oldu. - It happened prior to my arrival.

arrival
{i} ortaya çıkma
arrival
teşrif
arrival
ulaşma
arrival
varis
arrival
erişim
arrival
varan kimse
arrival
gelen kimse
the act of
eyleminin
arrival
varış/varan
arrival
{i} mal girişi
arrival
{i} varış; geliş. new arrival yeni gelen
arrival
{i} gözükme
arrival
{i} gelen şey
İngilizce - İngilizce
arrival
the act of arriving or something that has arrived

    Heceleme

    the act of ar·ri·ving or some·thing that has ar·rived

    Türkçe nasıl söylenir

    dhi äkt ıv ırayvîng ır sʌmthîng dhıt hız ırayvd

    Telaffuz

    /ᴛʜē ˈakt əv ərˈīvəɴɢ ər ˈsəmᴛʜəɴɢ ᴛʜət həz ərˈīvd/ /ðiː ˈækt əv ɜrˈaɪvɪŋ ɜr ˈsʌmθɪŋ ðət həz ɜrˈaɪvd/