the act of a person returning

listen to the pronunciation of the act of a person returning
İngilizce - Türkçe

the act of a person returning teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

return
{f} dönmek

O Texas'a dönmek için Meksika başkentinden ayrıldı. - He left the Mexican capital to return to Texas.

Çağımıza geri dönmek için ne yapmalıyız? - In order to return to our era, what should we do?

return
{f} iade etmek

Bir araba iade etmek istiyorum. - I'd like to return a car.

Dün yeşil bir kanepe aldım, ama kapıdan sığdıramadım, bu yüzden geri iade etmek zorunda kaldım. - I bought a green couch yesterday, but I couldn't fit it through the door, so I had to return it.

return
geri gönderme
return
(Ticaret) geri çevirme

O onun aşkını geri çevirmedi. - He did not return her love.

return
getirmek (kar)
return
dönüp gelme
return
yanıt vermek
the act of
eyleminin
return
{i} seçim sonucu
return
{i} tazminat
return
{f} nüksetmek
return
{i} bülten
return
dönüş, dönmek dön
return
{f} misilleme yapmak
return
{f} geri gelmek
return
{f} yansıtmak
return
{i} karşılık

Tom karşılık olarak ne istiyor. - What does Tom want in return?

Karşılık olarak ne yapmak zorundayım? - What do I have to do in return?

return
{i} geriye gitme
return
{f} karar vermek [mahk.]
İngilizce - İngilizce
return
the act of a person returning

    Heceleme

    the act of a per·son returning

    Türkçe nasıl söylenir

    dhi äkt ıv ı pırsın ritırnîng

    Telaffuz

    /ᴛʜē ˈakt əv ə ˈpərsən rēˈtərnəɴɢ/ /ðiː ˈækt əv ə ˈpɜrsən riːˈtɜrnɪŋ/