that which serves as a reminder; a remembrancer; a memento; a keepsake

listen to the pronunciation of that which serves as a reminder; a remembrancer; a memento; a keepsake
İngilizce - Türkçe

that which serves as a reminder; a remembrancer; a memento; a keepsake teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

souvenir
{i} hatıra

Bu, Amerika Birleşik Devletleri etrafındaki gezimle ilgili iyi bir hatıra olacak. - This will be a good souvenir of my trip around the United States.

Bu, Hokkaido'dan bir hatıra. - This is a souvenir from Hokkaido.

souvenir
{i} hatıra eşya

Tom bazı hatıra eşyaları geri getirdi. - Tom brought back some souvenirs.

Kız arkadaşın için bir hatıra eşya aldın mı? - Did you get a souvenir for your girlfriend?

souvenir
hatıra (eşya)
souvenir
yadigâr hatıra
souvenir
estelik
souvenir
{i} andaç
souvenir
{i} hatıra, andaç, yadigâr
İngilizce - İngilizce
souvenir
that which serves as a reminder; a remembrancer; a memento; a keepsake