that which one has to do or should do; special service, duty, or mission

listen to the pronunciation of that which one has to do or should do; special service, duty, or mission
İngilizce - Türkçe

that which one has to do or should do; special service, duty, or mission teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

business
maslahat
business
aksata
business
meşguliyet
business
iş yazışması
business
meşgale
business
(Ticaret) ticari kuruluş

Ağabeyim büyük bir ticari kuruluşta görev yapıyor. - My elder brother got a position in a big business.

business
(Ticaret) şirket

Küçük işletmeler genellikle büyük bir şirket tarafından sömürülürler. - Small business are often absorbed by a major company.

Babasının ölümünden sonra aile şirketinin sorumluğunu üstüne aldı. - He took charge of the family business after his father died.

business
ticaret kuruluşu
business
(Ticaret) iş birimleri
business
olay
business
ticaret

Ticaret amacıyla Boston'dayım. - I'm in Boston on business.

Köle ticareti kazançlı bir işti. - Slavery was a lucrative business.

business
konu

Sadece onunla konuşuyordum. Onunla ne hakkında konuşuyordun? O seni ilgilendirmez. - I was just talking to him. Talking to him about what? That's none of your business.

İşi daha sonra konuşacağız. - We'll talk business later.

business
şey

Bu tür şeyleri araştırmak benim işim. - It's my business to investigate such things.

İş idaresi hakkında bir şey bilmiyorum. - I don't know a thing about running a business.

business
{i} faaliyet

İş faaliyetlerimizi güçlendirmemiz için bunu yeniden organize etmeliyiz. - We need to reorganize it in order to strengthen our business activities.

business
businesslikeciddi
business
iş yeri

Uygun elbiseler iş yerinde çok önemlidir. - Proper clothes count for much in business.

business
mimik gibi davranışları
business
{i} görev

Ağabeyim büyük bir ticari kuruluşta görev yapıyor. - My elder brother got a position in a big business.

business
(isim) faaliyet, iş, görev, alım satım, ticaret, ticarethane, firma, işyeri, konu, mesele
İngilizce - İngilizce
business
that which one has to do or should do; special service, duty, or mission