that which appears rich, sumptuous, precious, or the like

listen to the pronunciation of that which appears rich, sumptuous, precious, or the like
İngilizce - Türkçe

that which appears rich, sumptuous, precious, or the like teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

riches
varlık
riches
variyet
riches
{i} hazine
riches
{i} servet

Bütün servetine rağmen o mutlu değildir. - For all his riches he is not happy.

Dünyadaki en zengin üç kişi, 48 en fakir ulustan daha çok serveti kontrol ediyor. - The three richest people in the world control more wealth than the poorest 48 nations.

riches
{i} zenginlik

Brezilya çok zengindir; onun zenginliği çok büyüktür; kahve onun en büyük zenginliklerinden biridir. - Brazil is very rich; its richness is immense; coffee is one of its greatest riches.

Tom zenginlik ve şöhret istiyor. - Tom wants riches and fame.

İngilizce - İngilizce
riches
that which appears rich, sumptuous, precious, or the like