that which affects the welfare or happiness; interest; moment

listen to the pronunciation of that which affects the welfare or happiness; interest; moment
İngilizce - Türkçe

that which affects the welfare or happiness; interest; moment teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

concern
{i} alâka
concern
{i} (birini) ilgilendiren şey: It's one of our major concerns. Bizi en çok ilgilendiren şeylerden biri
concern
{i} ilgi: I understand the reason for
concern
{i} tasa

Bu ürün güvenlik için en yüksek kaygı ile tasarlanmıştır. - This product has been designed with the highest concern for safety.

concern
{i} kuruluş
concern
{f} karışmak
concern
{f} ilişkisi olmak
concern
(Kanun) ticari işletme
concern
(Kanun) iktisadi teşebbüs
concern
alakalandırmak
concern
taalluk etmek
concern
(Ticaret) ekonomik girişim
concern
ilgili olmak
concern
aidiyet
concern
(Kanun) ticari teşebbüs
concern
kaygı

Senin için kaygılandım. - I've been concerned about you.

Tom kaygısını saklamaya çalıştı. - Tom tried to hide his concern.

concern
ilgilendirmek
concern

Bildiği kadarıyla işler yolunda gidiyordu. - So far as he was concerned, things were going well.

Bana kalırsa işler iyi gidiyor. - As far as I'm concerned, things are going well.

concern
şirket
concern
ucu dokunmak
İngilizce - İngilizce
concern
that which affects the welfare or happiness; interest; moment