that demands action or attention

listen to the pronunciation of that demands action or attention
İngilizce - Türkçe

that demands action or attention teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

crying
{s} ağlayan

Ağlayan bebeklerle başa çıkmak zordur. - It's hard to handle crying babies.

Ağlayan bebeğine biraz süt içirdi. - She made her crying baby drink some milk.

crying
{f} ağla

Yüksek sesle ağlamaktan kendimi alamadım. - I could not stop myself from crying aloud.

O, onu teselli etmeye çalıştı, ama o ağlamaya devam etti. - He tried to comfort her, but she kept crying.

crying
{i} çığlık

Tom çığlık atıp ağlıyordu. - Tom was screaming and crying.

Layla sadece ağlayıp çığlık atıyordu. - Layla was just crying and screaming.

crying
büyük
crying
a crying shame çok yazık
crying
{s} göze çarpan
crying
{s} acil
crying
{s} apaçık
crying
cry bağır/ağla
crying
{s} iğrenç
crying
{s} ivedi
İngilizce - İngilizce
crying

There is a crying need for more manual workers in this country.

that demands action or attention

    Heceleme

    that demands ac·tion or at·ten·tion

    Türkçe nasıl söylenir

    dhıt dîmändz äkşın ır ıtenşın

    Telaffuz

    /ᴛʜət dəˈmandz ˈaksʜən ər əˈtensʜən/ /ðət dɪˈmændz ˈækʃən ɜr əˈtɛnʃən/