that chokes; producing the feeling of strangulation

listen to the pronunciation of that chokes; producing the feeling of strangulation
İngilizce - Türkçe

that chokes; producing the feeling of strangulation teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

choking
tıkama
choking
boğarak

Tom, Mary'yi boğarak öldürdü. - Tom killed Mary by choking her.

choking
(Havacılık) şok
choking
tıkanma
choking
{f} boğ

Tom Mary'yi boğazından yakaladı ve onu boğmaya başladı. - Tom grabbed Mary by the throat and started choking her.

Lenny'nin nasıl çiğnemeden veya boğulmadan tam bir sosisli sandvici yutabildiğine bak? Bu nedenle üst idare onu bu kadar fazla sever. - See how Lenny can swallow an entire hot dog without chewing or choking? That's why upper management loves him so much.

choking
boğma

Tom Mary'yi boğazından yakaladı ve onu boğmaya başladı. - Tom grabbed Mary by the throat and started choking her.

choking
boğ(mak)
choking
(matbaacılık) baskıda iki renk üst üste gelince aradaki renk ayrımını gidermek için bu iki rengi üst üste basma prosedürü için kullanılan terim
choking
(Tıp) Boğulma, tıkanma
choking
boğucu
İngilizce - İngilizce
choking
that chokes; producing the feeling of strangulation