Partideki herkes onun zarafetiyle büyülendi.
- Everybody at the party was charmed by her grace.
Yoko bizi şaşırtan bir zarafetle dans etti.
- Yoko danced with a grace that surprised us.
Oh, teşekkürler! Ne kadar düşünceli.
- Oh, thanks! How thoughtful.
Açıklaman için teşekkürler.
- Thanks for your explanation.
Bana karşı çok naziktin, ve ben gerçekten hoş bir yolculuk yaptım. Çok teşekkür ederim.
- You were so nice to me, and I had a really pleasant trip. Thanks so much.
Gerekeni yaptığınız için teşekkür ederim.
- Thanks for doing what needed to be done.
O yemeden önce lütuf dedi.
- He said grace before eating.
Açıklaman için teşekkürler.
- Thanks for your explanation.
Derinden minnettar olduğu için, teşekkürlerini ifade etmeye çalıştı.
- Being deeply thankful, he tried to express his thanks.
Sağ ol, Mike. Tavuk sevmem.
- Thanks, Mike. I don't like chicken.
Sağ ol, altı dosyanın tamamını indirdim.
- Thanks, I downloaded all six files.
Geçen sene kurulan lunapark sağolsun şehir popüler oldu.
- Thanks to the amusement park built last year, the city has become popular.
Uğradığın için sağol.
- Thanks for dropping by.
Zarafeti olmayan güzellik kokusu olmayan bir gül gibidir.
- Beauty without grace is like a rose without a scent.
O, hepimizi şaşırtan bir zerafetle dans etti.
- She danced with a grace that surprised us all.
Lola zerafetle dans etti.
- Lola danced with grace.
Şükran gününde hindi yemek bir gelenektir.
- It's a custom to have turkey at Thanksgiving.
Amerikalılar Şükran gününde özel yemekler yer.
- Americans eat special foods on Thanksgiving.
Şükürler olsun bir övgü ifadesi ya da Allaha şükürdür.
- Hallelujah is an expression of praise or thanks to God.
After all I’ve done, a simple acknowledgment is all the thanks I get?.
... dream about noble thanks if you have a becoming teachers or doctors ...
... And thanks to the decayed remains of ancient ferns, ...