thanks!

listen to the pronunciation of thanks!
İngilizce - Türkçe
eyvallah
grace
zarafet

Zarafeti olmayan güzellik kokusu olmayan bir gül gibidir. - Beauty without grace is like a rose without a scent.

Isadora Duncan öyle zarafetle dans etti ki Avrupa'da dans etmek için davet edildi. - Isadora Duncan danced with such grace that she was invited to dance in Europe.

thanks
teşekkür

Gerçekten teşekkürler, bu çok kullanışlı. - Thanks indeed, handy this!

Derinden minnettar olduğu için, teşekkürlerini ifade etmeye çalıştı. - Being deeply thankful, he tried to express his thanks.

thanks
teşekkür ederim

Bütün bunu yaptığın için teşekkür ederim. - Thanks for doing all this.

Gerekeni yaptığınız için teşekkür ederim. - Thanks for doing what needed to be done.

grace
lütuf

O yemeden önce lütuf dedi. - He said grace before eating.

thanks
{ü} teşekkürler

Oh, teşekkürler! Ne kadar düşünceli. - Oh, thanks! How thoughtful.

Ben teşekkürlerimi ifade etmek için doğru kelimeleri düşünemiyorum. - I can't think of the right words with which to express my thanks.

thanks
sağ ol

Sağ ol, Mike. Tavuk sevmem. - Thanks, Mike. I don't like chicken.

Bize yardımınız için sağ olun. - Thanks for helping us.

grace
{i} zarafet, letafet, incelik
grace
şükran duası
thanks
{ü} sağol

Geçen sene kurulan lunapark sağolsun şehir popüler oldu. - Thanks to the amusement park built last year, the city has become popular.

Uğradığın için sağol. - Thanks for dropping by.

grace
şeref vermek
grace
bezemek
grace
güzellik

Zarafeti olmayan güzellik kokusu olmayan bir gül gibidir. - Beauty without grace is like a rose without a scent.

grace
süre
grace
teşrif etmek
grace
{i} zerafet

Lola zerafetle dans etti. - Lola danced with grace.

O, hepimizi şaşırtan bir zerafetle dans etti. - She danced with a grace that surprised us all.

grace
{f} süsle
thanks
iyilik sağlık
thanks
i., çoğ. Thanks! k.dili. Teşekkürler!/Mersi!
grace
Hristiyanlık (yemekten önce veya sonra söylenen) şükran duası
grace
şereflendirmek, onurlandırmak
grace
ertelenme süresi: "İ'll give you a week's grace. - Sana bir haftalık mühlet vereceğim."
thanks
şükran

O, hediye için şükranlarını sundu. - She expressed her thanks for the present.

Onlar Şükran Gününde hindi yediler. - They ate turkey on Thanksgiving Day.

thanks
şükür

Şükürler olsun bir övgü ifadesi ya da Allaha şükürdür. - Hallelujah is an expression of praise or thanks to God.

grace
{i} ertelenme süresi: I'll
grace
{i} (Allaha özgü) inayet
grace
{i} (Hristiyanlık) (yemekten önce/sonra söylenen) şükran duası
thanks
mersi
thanks!

    Heceleme

    thanks

    Telaffuz

    Videolar

    ... thanks if you think industry flowed over the site ...
    ... THANKS, EVERYBODY. ...