Dans etmektense şarkı söylemeyi tercih ederim.
- I would rather sing than dance.
Bir diskoda dans etmeyi kayak yapmaktan daha fazla sever.
- She likes dancing in a disco better than skiing.
Denize yarım milden daha fazla değil.
- It is no more than half a mile to the sea.
Onlar üç binden fazla denizciyi öldürdü
- They killed more than three thousand sailors.
Cömert bağışın için çok teşekkür ederim.
- Thank you very much for your generous donation.
Alışılmış olandan farklı bir bağlamda bir şey görmek şaşırtıcı olabilir.
- Seeing something in a different context than the accustomed one can be surprising.
Bu yıl geçen yıla göre daha fazla kar olup olmayacağını merak ediyorum.
- Will we have more snow this year than last year I wonder.
Yaşlı olanlar genç olanlara göre her zaman daha fazla bilmiyorlar.
- The older ones do not always know more than the younger ones.
Answer me if you can, any other way, than because the Scriptures, which are infallible, Say so.
It's bigger than I thought it was.
... made it less attractive for enterprises to stay here than to go offshore from time to ...
... think it's more attractive in some cases to go offshore than to stay here. We have ...