Araştırma müdürü, departmana yeni bir ürünü test etmede esaslı bir iş yaptırdı.
- The research director had the department do a thorough job in testing the new product.
Görme duyunuzun test edilmeye ihtiyacı var.
- Your eyesight needs testing.
Benim yeni kameramı test ediyorum.
- I'm testing my new camera.
Araştırma müdürü, departmana yeni bir ürünü test etmede esaslı bir iş yaptırdı.
- The research director had the department do a thorough job in testing the new product.
Bu çok ilginç deney senin mesleki kişiliğini meydana çıkarmaktadır.
- This very interesting test reveals your professional personality.
Kırık test tüpleri, kırık deney şişeleri - Laboratuvarda dikkatsiz öğrencilerin çalışması.
- Broken test tubes, cracked beakers - the work of careless students in the laboratory.
Sınav kağıtların Pazartesiye kadar teslim edilmelidir.
- Your test papers must be handed in by Monday.
Gelecek hafta İngilizcede bütünleme sınavına girmek zorundayım.
- I have to take a make up test in English next week.
Kendinizi denemek için Tatoeba'yı kullanabilirsiniz.
- You can use Tatoeba to test yourself.
Neil Armstrong astronot olmak için seçildiğinde deneme pilotuydu.
- Neil Armstrong was a test pilot when he was chosen to be an astronaut.
Kendinizi denemek için Tatoeba'yı kullanabilirsiniz.
- You can use Tatoeba to test yourself.
Sami yeteneklerini Kahire'de denemek istiyordu.
- Sami wanted to test his skills in Cairo.
Sıkı çalışsa, sınavı geçebilir.
- If he studied hard, he could pass the test.
Sınavda elimden gelenin en iyisini yapacağım.
- I'll do my best on the test.
Bush, yeni silahlar test etmek istemiyor.
- Bush doesn't want to test new weapons.
O, sınırlarını test etmek istedi.
- She wanted to test her limits.
Gözlerimi test ettirdim.
- I got my eyes tested.
Araştırma müdürü, departmana yeni bir ürünü test etmede esaslı bir iş yaptırdı.
- The research director had the department do a thorough job in testing the new product.
Demokrasinin ölçüsü eleştiri özgürlüğüdür.
- The test of democracy is freedom of criticism.
He tested positive for cancer.
When was Tom's trial?
- Tom'un testi ne zamandı?
We will have a math quiz tomorrow.
- Yarın matematik testimiz var.
Tom told his students that there would be a quiz on Monday.
- Tom öğrencilerine pazartesi günü bir test olacağını söyledi.
Did you grade the tests?
- Testleri derecelendirdin mi?
The teacher handed out the tests.
- Öğretmen testleri dağıttı.
The research director had the department do a thorough job in testing the new product.
- Araştırma müdürü, departmana yeni bir ürünü test etmede esaslı bir iş yaptırdı.
I'm testing my new camera.
- Benim yeni kameramı test ediyorum.
... testing, beta testing, and production. ...
... We didn't know that until people started testing the ...