Bu çok ilginç deney senin mesleki kişiliğini meydana çıkarmaktadır.
- This very interesting test reveals your professional personality.
Kırık test tüpleri, kırık deney şişeleri - Laboratuvarda dikkatsiz öğrencilerin çalışması.
- Broken test tubes, cracked beakers - the work of careless students in the laboratory.
Sıkı çalışsa, sınavı geçebilir.
- If she studied hard, she could pass the test.
Sınav kağıtların Pazartesiye kadar teslim edilmelidir.
- Your test papers must be handed in by Monday.
O, sınırlarını denemek istedi.
- He wanted to test his limits.
Kendinizi denemek için Tatoeba'yı kullanabilirsiniz.
- You can use Tatoeba to test yourself.
Kendinizi denemek için Tatoeba'yı kullanabilirsiniz.
- You can use Tatoeba to test yourself.
O, sınırlarını denemek istedi.
- He wanted to test his limits.
Sınav kağıtların Pazartesiye kadar teslim edilmelidir.
- Your test papers must be handed in by Monday.
Sınavda elimden gelenin en iyisini yapacağım.
- I'll do my best on the test.
Shougongsha kadının bekaretini test etmek için eski bir Çin tekniğidir.
- Shougongsha is an old Chinese technique to test a woman's virginity.
Bush, yeni silahlar test etmek istemiyor.
- Bush doesn't want to test new weapons.
Tom gözlerini test ettirdi.
- Tom got his eyes tested.
Tom işitmesini test ettirdi.
- Tom got his hearing tested.
Demokrasinin ölçüsü eleştiri özgürlüğüdür.
- The test of democracy is freedom of criticism.
He tested positive for cancer.
When was Tom's trial?
- Tom'un testi ne zamandı?
We will have a math quiz tomorrow.
- Yarın matematik testimiz var.
Tom told his students that there would be a quiz on Monday.
- Tom öğrencilerine pazartesi günü bir test olacağını söyledi.
Tests start next week.
- Testler önümüzdeki hafta başlar.
Those selected will have to face extensive medical and psychological tests.
- Seçilmiş olanlar kapsamlı tıbbi ve psikolojik testlerle yüzleşmek zorunda kalacak.
The research director had the department do a thorough job in testing the new product.
- Araştırma müdürü, departmana yeni bir ürünü test etmede esaslı bir iş yaptırdı.
I'm testing my new camera.
- Benim yeni kameramı test ediyorum.