The diver wanted to test the limits of his equipment.
- Dalgıç ekipmanının sınırlarını test etmek istedi.
Shougongsha is an old Chinese technique to test a woman's virginity.
- Shougongsha kadının bekaretini test etmek için eski bir Çin tekniğidir.
The research director had the department do a thorough job in testing the new product.
- Araştırma müdürü, departmana yeni bir ürünü test etmede esaslı bir iş yaptırdı.
The pilots tested their guns.
- Pilotlar, silahlarını test ettiler.
Tom got his eyes tested.
- Tom gözlerini test ettirdi.
I've already tested them.
- Zaten onları test ettim.
Tom got his eyes tested.
- Tom gözlerini test ettirdi.
The research director had the department do a thorough job in testing the new product.
- Araştırma müdürü, departmana yeni bir ürünü test etmede esaslı bir iş yaptırdı.