He would have to surrender.
- O teslim olmak zorunda kalacaktı.
Under the circumstances we have no choice but to surrender.
- Bu şartlar altında teslim olmaktan başka seçeneğimiz yok.
How long do I have to wait for delivery?
- Teslimat için ne kadar beklemeliyim.
Do you charge for delivery?
- Teslimat için bir ücret alıyor musunuz?