Tom picked up one of the cans, opened it, and took a sip.
- Tom teneke kutuların birini aldı, onu açtı ve bir yudum aldı.
He picked up cans in the street.
- O, caddedeki teneke kutuları topladı.
There are six fish inside the tin can.
- Teneke kutu içinde altı tane balık var.
There are six fish inside the tin can.
- Teneke kutu içinde altı tane balık var.