telefon et

listen to the pronunciation of telefon et
Türkçe - İngilizce
phoned

A stranger phoned me yesterday. - Dün bir yabancı bana telefon etti.

You've neither written nor phoned. - Ne yazdın ne de telefon ettin.

{f} phone

I intend to phone Tom tomorrow and ask him to help. - Yarın Tom'a telefon etmeye ve ondan yardım istemeye niyetim var.

I forgot to phone her today. - Bugün ona telefon etmeyi unuttum.

{f} telephone

I was leaving home when Tom telephoned me. - Tom bana telefon ettiğinde evden ayrılıyordum.

Paul telephoned just now. - Paul az önce telefon etti.

ring me up
{f} dial
telefon et