telaşlandırmak

Türkçe - İngilizce

telaşlandırmak teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı

fluster

excite

put in a flurry

alarm

I didn't want to alarm you. - Sizi telaşlandırmak istemedim.

I didn't want to alarm the students. - Öğrencileri telaşlandırmak istemedim.

to get (someone) agitated

flurry

to fluster, to trouble, to alarm, to confuse, to worry

ruffle

fuss

hasten

disconcert

worry

If it wasn't serious, I wouldn't have picked up the phone to worry you. - Eğer bu ciddi olmasa, seni telaşlandırmak için aramam.

confuse

perturb

ferment

trouble

upset

windfall

disquiet

faze

İlgili Terimler

telaşlan

{f} disconcerted

Tom was disconcerted by the announcement. - Tom duyurudan telaşlandı.

telaşlan

{f} flurry

telaşlan

{f} fuss

Türkçe - Türkçe

telaşlandırmak teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

Telâşlanmasına sebep olmak

İlgili Terimler

telaşlandırma

Telâşlandırmak işi

Heceleme

te·laş·lan·dır·mak