He leads a hectic life.
- O telaşlı bir hayat sürüyor.
The daily life can be busy, hectic and sometimes overwhelming.
- Günlük yaşam, yoğun, telaşlı ve bazen ezici olabilir.
Tom was a fussy baby.
- Tom telaşlı bir bebekti.
Tom isn't very fussy.
- Tom çok telaşlı değildir.
Tom looked somewhat disconcerted.
- Tom biraz telaşlı görünüyordu.