I feel a little uneasy about Tom.
- Tom hakkında biraz tedirgin hissediyorum.
When he saw her letter, he felt somewhat uneasy.
- Onun mektuplarını gördüğünde kendini biraz tedirgin hissetti.
Tom became irritated by Mary's silence.
- Tom Mary'nin sessizliğinden tedirgin oldu.
Tom looks somewhat irritated.
- Tom biraz tedirgin görünüyor.
Tom is looking a little agitated.
- Tom biraz tedirgin görünüyor.
Tom is extremely agitated.
- Tom son derece tedirgin.