Bütün yönergeleri izleyin.
- Follow all instructions.
Ben yönergeleri izlemedim.
- I didn't follow instructions.
Bütün cevaplar talimatlara göre yazılmalıdır.
- All answers must be written according to the instructions.
O stajyerlere talimatları verdi fakat onlar talimatlarla ilgili karar veremediler.
- He gave instructions to the trainees, but they couldn't make heads or tails of them.
Çocuklar açıklamaları anlıyor gibi görünmüyorlardı.
- The children didn't seem to understand the instructions.
Eğitimci öğleden sonraları talimatlar verdi.
- The trainer gave instructions in the afternoons.
İsrail'de İngilizce eğitim seviyesi çok düşük.
- The level of English instruction in Israel is very low.