takip eden

listen to the pronunciation of takip eden
Türkçe - İngilizce
following

I think there's somebody following us. - Galiba bizi takip edeni biri var.

Is there someone following me? - Beni takip eden biri mi var?

follower
sequent
ensuant
tailer
follow up
trailer
followup
takip eden kontrolör
slave controller
takip eden kuvvetlendirme
(Askeri) follow-on reinforcement
takip et
pursue

The police and the FBI pursued several leads. - Polis ve FBI birkaç ipucunu takip etti.

The cat has pursued the mouse. - Kedi fareyi takip etti.

birbirini takip eden
successive
takip et
follow up

I would like to follow up on our conversation about global warming. - Küresel ısınmayla ilgili konuşmamızı takip etmek istiyorum.

We try to follow up on every complaint. - Her şikayeti takip etmeye çalışıyoruz.

takip et
{f} alternate
takip et
{f} followed

He followed in his father's footsteps. - O, babasının ayak izlerini takip etti.

I followed my lessons diligently. - Derslerimi düzenli bir şekilde takip ettim.

takip et
{f} monitor
takip et
{f} chase
takip et
{f} dogged
takip et
dog

Mary's dog followed her to school. - Mary'nin köpeği onu okula kadar takip etti.

modayı takip eden
in the swim
modayı takip eden kimse
dasher
modayı takip eden kimse
fashion plate
orduyu takip eden fahişe veya yardakçı
camp follower
orduyu takip eden satıcı
sutler
takip et
followup
takip et
ensue
takip eden