taking part

listen to the pronunciation of taking part
İngilizce - Türkçe
yer alma
iştirak
take part
yeralmak
take part
yer almak

Önemli olan oyunda kazanmak değil, oyunun içinde yer almak. - The important thing is not to win the game, but to take part in it.

Olimpiyat Oyunları'nda yer almak istiyorlar. - They want to take part in the Olympic Games.

take part
katıl

Ben şahsen oyuna katılmak istiyorum. - For myself, I would like to take part in the game.

Yarışmaya katılacak mısınız? - Are you going to take part in the contest?

take part
katil
take part
Katılmak,(Yarışmaya katılmak)
take part
katılmak

Ben şahsen oyuna katılmak istiyorum. - For myself, I would like to take part in the game.

Her şahıs, doğrudan doğruya veya serbestçe seçilmiş temsilciler vasıtasıyla, memleketin kamu işleri yönetimine katılmak hakkını haizdir. - Everyone has the right to take part in the government of his country, directly or through freely chosen representatives.

take part
rol almak
İngilizce - İngilizce
being a part of, participating in
take part
To participate or join

He declined to take part in the meeting because he did not feel he had anything to add.

take part
To share or partake

They had cake and ice cream, but he did not take part.

take part
participate, be a part of
take part
share in something
taking part

    Heceleme

    tak·ing part

    Türkçe nasıl söylenir

    teykîng pärt

    Telaffuz

    /ˈtākəɴɢ ˈpärt/ /ˈteɪkɪŋ ˈpɑːrt/