Tarlalarda çalışıyorlar.
- They work in the fields.
Bazı insanlar tarlalarda çalışıyorlar.
- Some people are working in the fields.
Yaralı askerler savaş alanında bırakıldı.
- The wounded soldiers were left in the field.
Tom'un çalışma alanı hukuktur.
- Tom's field of study is law.
O benim çalışma alanım değil.
- That is not my field of work.
Meralarda dolaşmayı severim.
- I like to roam about the fields.
Tom'un çalışma alanı hukuktur.
- Tom's field of study is law.
Siyah insanlar pamuk tarlalarında çalışmak için zorlandılar.
- Black people were compelled to work in cotton fields.
Bilgisayarlar her yeri işgal etti.
- Computers have invaded every field.
Sahada yeşil çim var.
- There is green grass on the field.
Kate şimdi sahada çalışıyor.
- Kate is running in the field now.
The national antham having been played, both teams took the field and prepared for play.