take part

listen to the pronunciation of take part
İngilizce - Türkçe
yeralmak
katıl

Korkarım ki bu gece toplantıya katılamayacağım. - I'm afraid I won't be able to take part in the meeting tonight.

Yarışmaya katılacak mısınız? - Are you going to take part in the contest?

katil
Katılmak,(Yarışmaya katılmak)
katılmak

Eğer mümkün olursa, bir sonraki toplantıya katılmak istiyorum. - If it's at all possible, I'd like you to take part in the next meeting.

Tom törene katılmak istemiyor. - Tom doesn't want to take part in the ceremony.

rol almak
yer almak

Şirketimiz o araştırma projesinde yer almak istiyor. - Our company wants to take part in that research project.

Olimpiyat Oyunları'nda yer almak istiyorlar. - They want to take part in the Olympic Games.

take part in
-e katılmak, -e iştirak etmek
take part in
-e katılmak
take part in
(Ticaret) iştirak etmek
take part in
katıl

Korkarım ki bu gece toplantıya katılamayacağım. - I'm afraid I won't be able to take part in the meeting tonight.

Ben şahsen oyuna katılmak istiyorum. - For myself, I would like to take part in the game.

take part from
dan katılmak
take part in st.
st katılmaktadır
take part with so.
ile katılmak çok
take part in a ceremony
törene katılmak
take part in activities
etkinliklerde bulunmak
take part in crime
suça ortak olmak
take part in crime
suçta rol oynamak
take part in crime
suça yardımcılık etmek
take part in literature
literatürde yer almak
to take part
yer almak

Olimpiyat Oyunları'nda yer almak istiyorlar. - They want to take part in the Olympic Games.

Önemli olan oyunda kazanmak değil, oyunun içinde yer almak. - The important thing is not to win the game, but to take part in it.

take in good part
gücenmemek
take in good part
darılmamak
take part in
katılmak

Ben şahsen oyuna katılmak istiyorum. - For myself, I would like to take part in the game.

Partiye katılmak istedim fakat yapamadım. - I wanted to take part in the party but I couldn't.

take no part in
-e katılmamak , -de yer almamak
take the part of
in katılmak
to take part in the combat
mücadele içinde yer almak
take smb.'s part
tarafını tutmak
İngilizce - İngilizce
To participate or join

He declined to take part in the meeting because he did not feel he had anything to add.

To share or partake

They had cake and ice cream, but he did not take part.

participate, be a part of
share in something
take one's part
support someone, side with
take part

    Türkçe nasıl söylenir

    teyk pärt

    Telaffuz

    /ˈtāk ˈpärt/ /ˈteɪk ˈpɑːrt/

    Etimoloji

    [ 'tAk ] (verb.) before 12th century. Middle English, from Old English tacan, from Old Norse taka; akin to Middle Dutch taken to take.

    Ortak Eşdizimliler

    take part in

    Videolar

    ... decisions the 3G auction Charlie Munger won't let anybody take part in open ...