Tom yer, uyur ve beyzbol solur.
- Tom eats, sleeps and breathes baseball.
Hiç temiz hava soludun mu?
- Have you ever breathed pure air?
Su altında nefes alabilmenin hayalini kurardım.
- I used to dream about being able to breathe underwater.
Rahatlamak için, yavaş yavaş nefes alın.
- To relax, breathe slowly.
Burada nefes almak mümkün değil.
- It's not possible to breathe here.
Derin nefes almak sağlıklıdır.
- It's healthy to breathe deeply.