taahhütlü

listen to the pronunciation of taahhütlü
Türkçe - İngilizce
certified
(mektup) registered
registered (letter)
registered

I'd like to send this package by registered mail. - Bu paketi taahhütlü postayla göndermek istiyorum.

Please send this by registered mail. - Lütfen bunu taahhütlü posta ile gönderin.

slang good revolver
taahhüt
{i} commitment

Tom lacked commitment. - Tom taahhütten yoksundu.

I'm sorry, I have another commitment. - Üzgünüm başka bir taahhütüm var.

taahhüt
{i} undertaking

His undertaking failed for lack of funds. - Onun taahhütü fon eksikliğinden başarısız oldu.

taahhütlü (mektup)
registered
taahhütlü göderme
registration
taahhütlü gönderme
recorded delivery
taahhütlü göndermek
register

I want to have this letter registered. - Bu mektubu taahhütlü göndermek istiyorum.

taahhütlü göndermek
to register
taahhütlü mektup
registered letter
taahhütlü mektup
registered mail
taahhütlü olarak göndermek
to register
taahhütlü posta
recorded delivery
taahhütlü posta
certified mail
taahhütlü posta
registered post, certified mail
taahhüt
{i} pledge

Tom has pledged to do that. - Tom bunu taahhüt etti.

I pledged my loyalty to him. - Ona olan bağlılığımı taahhüt ettim.

taahhüt
engagement
taahhüt
(Ticaret) underwriting
taahhüt
(Kanun) acceptance
taahhüt
encumbrance
taahhüt
liabilities
taahhüt
commıtted
taahhüt
{i} stipulation
taahhüt
commits to
bunu taahhütlü mektup ile göndermek istiyorum
I'd like to send this by registered mail
iadeli taahhütlü
registered and reply paid
iadeli taahhütlü
1. certified or registered (piece of mail) (for which proof of delivery is mailed to the sender). 2. (sending something) by certified or registered mail
taahhüt
obligation, contract, commitment
taahhüt
affidavit
taahhüt
(Hukuk) undertaking, commitment
taahhüt
committal
taahhüt
stipulate
Türkçe - Türkçe
Taahhüt edilmiş, üstlenilmiş olan, alındılı
taahhütlü mektup
Kayba uğramadan yerine ulaştırılması posta idaresince kayda alınarak üstlenilmiş olan mektup
taahhüt
(Osmanlı Dönemi) bir işin yapılması için birine söz verme, üzerine alma; garanti verme, teminât
iadeli taahhütlü
bakınız: iadeli
taahhüt
Bir şey yapmayı üstüne alma, üstlenme: "Taahhüt işini ortağıma havale ettim."- A. Gündüz
taahhüt
Bir şey yapmayı üstüne alma, üstlenme
taahhütlü