These are different types of computers.
- Bunlar bilgisayarların farklı türleridir.
There are lots of different types of dogs.
- Çok farklı tipte köpek türleri vardır.
This species of deer is so elusive that only two have ever been photographed in the wild.
- Bu geyik türlerinin yakalanması o kadar zor ki yabanda şu ana kadar sadece iki tanesinin resmi çekildi.
Although rainforests make up only two percent of the earth's surface, over half the world's wild plant, animal and insect species live there.
- Yağmur ormanlarının, dünya yüzeyinin sadece yüzde ikisini kaplamasına rağmen; vahşi bitki, hayvan ve bitki türlerinin yarısından fazlası orada yaşar.
Marriage is a type of human rights violation.
- Evlilik bir tür insan hakları ihlalidir.
That type of temple influenced all of the Middle East, mainly Egypt.
- O tür tapınak bütün Orta Doğuyu, özellikle Mısır'ı etkiledi.
Parents have a prior right to choose the kind of education that shall be given to their children.
- Ana baba, çocuklarına verilecek eğitim türünü seçmek hakkını öncelikle haizdirler.
What kind of wine do you have?
- Sizin hangi tür şarabınız var?
What sort of play is it?
- O, ne tür bir oyundur?
This sort of work calls for a lot of patience.
- Bu tür iş çok sabır gerektirir.
Although rainforests make up only two percent of the earth's surface, over half the world's wild plant, animal and insect species live there.
- Yağmur ormanlarının, dünya yüzeyinin sadece yüzde ikisini kaplamasına rağmen; vahşi bitki, hayvan ve bitki türlerinin yarısından fazlası orada yaşar.
Cabbage, cauliflower, broccoli, and Brussels sprouts are all cultivars of the same species.
- Lahana, karnabahar, brokoli ve brüksellahanası aynı türün çeşitleridir.
Apocryphal stories are the most fun variety of bullshit.
- Uydurma hikayeler en eğlenceli saçmalık türüdür.
Mozart cultivated many musical genres.
- Mozart birçok müzik türünü ilerletti.
This story belongs clearly to no genre.
- Bu hikaye açıkça hiçbir türe ait değil.
There were no temples or shrines among us save those of nature.
- Bizim aramızda doğayla ilgili olanlar hariç tapınaklar ve türbeler yoktu, .
Turkish distinguishes between dotted and dotless Is. There are capital and lowercase versions of both.
- Türkçe noktalı ve noktasız I arasında ayrım yapıyor. Her ikisinin de büyük ve küçük versiyonları var.
All forms of life have an instinctive urge to survive.
- Bütün hayvan türleri yaşamak için içgüdüsel dürtüye sahiptir.
The former Italian currency was the lira and its symbol was ₤. It's not related to the Turkish lira.
- Eski İtalyan para birimi liretti ve sembolü ₤ idi. Liret Türk lirasıyla alâkalı değildir.
Turkish has a different word order.
- Türkçe'nin farklı bir sözcük sırası var.
I ordered a Turkish grammar yesterday.
- Dün bir Türkçe gramer sipariş ettim.
Turkey produces a lot of minerals.
- Türkiye birçok mineral üretir.
A Turkish soft G and a Spanish H eloped and had lots of completely silent children together.
- Türkçe Ğ ve İspanyolca H kaçtı ve birlikte birsürü tamamen sessiz çocukları oldu.
What sort of things do you do on weekends?
- Hafta sonlarında ne tür şeyler yaparsınız?
What sort of person would do that kind of thing?
- O tür şeyi ne tip insan yapardı?
I don't accept any kind of comment during my class.
- Dersim sırasında herhangi türde yorum kabul etmiyorum.
She can play all kinds of instruments, classical or folk.
- O klasik ya da folk, her türlü enstrümanı çalabilir.
France has banned a strain of genetically modified maize.
- Fransa, genetiği değiştirilmiş bir mısır türünü yasakladı.
The Turks held siege over the Castle of Eger for a long time.
- Türkler Eğri Kalesi'ni uzun süre kuşattılar.