tüplü teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı
- scuba
There is nothing more exciting than scuba diving.
-Tüplü dalıştan daha heyecan verici bir şey yoktur.
Scuba divers have found many interesting things under water including gold coins, ancient ruins, and fossils of extinct animals.
-Tüplü dalgıçlar suyun altında altın paralar, antik kalıntılar, soyu tükenmiş hayvanların kalıntıları dahil birçok ilginç şeyler buldu.
- To perform scuba diving
- Acronym for Self Contained Underwater Breathing Apparatus, consisting of a cylinder containing high pressure air and a device to reduce the delivery pressure to ambient water pressure, thus allowing divers to breathe normally and independently underwater at varying depths
- An apparatus carried by a diver, which includes a tank holding a mixture of oxygen and other gases, used for breathing underwater
- a diving mode independent of surface air supply in which the diver uses open circuit self-contained underwater breathing apparatus which supplies air or breathing gases at ambient pressure
- Acronym meaning Self Contained Underwater Breathing Apparatus
- Acronym of self-contained underwater breathing apparatus or aqualung equipment which provides air to a diver without the need for an airtube to the surface
- Self Contained Underwater Breathing Apparatus
- {i} equipment for breathing during underwater diving, aqualung
- Self Contained Underwater Breathing Apparatus Rochester PD, MCSO and many other NY agencies operate SCUBA dive teams
- Self-Contained Underwater Breathing Apparatus - normally refers to open-circuit scuba, where exhaled gas is vented and bubbles to the surface
- a device (trade name Aqua-Lung) that lets divers breathe under water; scuba is an acronym for self-contained underwater breathing apparatus
- a portable breathing device for free swimming divers; self-contained underwater breathing apparatus
- Self Contained Underwater Breathing Apparatus (099)
- self-contained underwater breathing apparatus
- tüp
- tube
Tom rolled up the poster and put it into a cardboard tube.
-Tom posteri sardı ve karton bir tüpün içine koydu.
Broken test tubes, cracked beakers - the work of careless students in the laboratory.
-Kırık test tüpleri, kırık deney şişeleri - Laboratuvarda dikkatsiz öğrencilerin çalışması.
- oksijen tüplü dalma aygıtı
- scuba
- tüp
- cylinder
- tüp
- bottle
A bottle of shampoo costs as much as a tube of toothpaste.
-Bir şişe şampuan, bir tüp diş macunu kadar maliyetlidir.
- tüp
- (Kimya) tupe
- tüp
- (Tıp) cartridge
- tüp
- tubing
- tüp
- test-tube
- tüp
- tube of
- oksijen tüplü dalma aracı
- aqualung
- oksijen tüplü dalma aygıtı
- aqualung
- oksijen tüplü dalma aygıtı
- aqua-lung
- tüp
- tube (for toothpaste, ointment, etc.)
- tüp
- tank
- tüp
- gas cylinder
- tüp
- tube; test tube
- tüp
- cylinder (for bottled gas)
- tüp
- duct
- tüp
- (glass) tube (used in a laboratory); test tube
- tüp
- catheter
İlgili Terimler
tüplü teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı
- Tüp içinde yetiştirilen
- Tüpü olan
- Tüp
- tulum
- tüp
- İçine krem, diş macunu, ilâç gibi maddeler konulan, bir ucu burgu kapaklı, plastik veya metal boru
- tüp
- Laboratuvarlarda türlü işlerde kullanılan, bir ucu kapalı cam boru
- tüp
- Kumaşın örüm sonrası kesilmemiş hali
- tüp
- Laboratuvarlarda türlü işlerde kullanılan, bir ucu kapalı cam boru. İçine krem, diş macunu, ilaç gibi maddeler konulan, bir ucu burgu kapaklı, plastik veya metal boru: "Tüpte kalan iki üç taneyi de yol ihtiyatı olarak zorla kendisine kabul ettirdim."- R. N. Güntekin
- tüp
- Akışkan maddelerin konulduğu, genellikle silindir biçiminde, içi boş, ağzı özel tapalı kap