Herkes haberi biliyor.
- Everybody knows the news.
Özel haber nedeniyle televizyon programı kesildi.
- The television show was interrupted by a special news report.
Senin bütün havadislerini duymak istiyorum.
- I want to hear all your news.
Tom hakkında havadisim var.
- I have news about Tom.
Bu kitabın yazarı Bay Ogata eskiden bir gazeteciymiş.
- Mr Ogata, the author of this book, used to be a newspaperman.
Gazeteci olmak istiyorsan dikkatli olmalısın.
- If you want to be a newspaperman, you have to be observant.