Dan dolandırıldığını bile fark etmedi.
- Dan didn't even realize that he had been swindled.
Bizim toplumumuzda, hem onurlu insanlar hem de dolandırıcılar vardır.
- In our society, there are both honorable people and swindlers.
O üçkağıtçı biri olmalı.
- She must be a swindler.
O üçkağıtçı biri olmalı.
- She must be a swindler.
Dan parasını bir dolandırıcıya kaybetti.
- Dan lost his money to a swindler.
O bir dolandırıcı olmalı.
- She must be a swindler.
The two men swindled the company out of $160,000.