Sen merak etme. Başlarında nezaretçi bulunacak.
- Don't worry. They will be supervised.
Tom Mary'nin müzik video üretimini denetlemesi için işe alındı.
- Tom was hired to supervise the production of Mary's music video.
İşinde, 30 çalışanı denetler.
- In her job, she supervises 30 employees.
Denetleme memurunla konuşmak istiyorum.
- I want to talk to your supervising officer.
Tom Jackson denetleyici yapımcıdır.
- Tom Jackson is the supervising producer.
Denetleme memurunla konuşmak istiyorum.
- I want to talk to your supervising officer.
Without someone to supervise, the group will lack direction.