Süper markete gittim.
- I went to the supermarket.
Tom super markette sık sık Mary ile karşılaşır.
- Tom often runs into Mary at the supermarket.
O süpermarkete giderseniz, günlük hayatta kullandığınız pek çok şeyi satın alabilirsiniz.
- If you go to that supermarket, you can buy most things you use in your daily life.
En yakın süpermarket nerede?
- Where is the nearest supermarket?
Eve giderken bana süper markete uğramamı hatırlat.
- Remind me to stop by the supermarket on the way home.
Sen süper marketteyken ben yemek yedim.
- I ate while you were at the supermarket.