Sami dışarıdaki kokuyu emmek için klimayı açtı.
- Sami turned on the air conditioner to suck the smell outside.
Bir Florida şehri sokaklardaki tuzlu suyu emmek için vakum hortumları ile donatılmış tanker kamyonları göndererek düzenli gelgit sel baskınına karşılık veriyor.
- A Florida city is responding to regular tidal flooding by sending out tanker trucks equipped with vacuum hoses to suck saltwater off the streets.
Bir Florida şehri sokaklardaki tuzlu suyu emmek için vakum hortumları ile donatılmış tanker kamyonları göndererek düzenli gelgit sel baskınına karşılık veriyor.
- A Florida city is responding to regular tidal flooding by sending out tanker trucks equipped with vacuum hoses to suck saltwater off the streets.
Sami dışarıdaki kokuyu emmek için klimayı açtı.
- Sami turned on the air conditioner to suck the smell outside.
1. The weather sucks.
2. It sucks!.
O, öğretmene yağcılık ediyor.
- She sucks up to the teacher.
Öğretmene yağcılık etmeyin.
- Stop sucking up to the teacher.
I used to think she was such a suck! She'd cry when I took to the ice, whether I skated well or badly. She'd cry when I left the house.
That she may sucke their life, and drinke their blood, / With which she from her childhood had bene fed.
and it has a few very high points . . . but as a novel, it sucks.
You are McGlade's suck.