Dört evin önünden geçtim.
- I passed by four houses.
Test sürüşünü geçtikten sonra bir araba aldı.
- After she had passed her driving test, she bought a car.
Test sürüşünü geçtikten sonra bir araba aldı.
- After she had passed her driving test, she bought a car.
Gemi köprünün altından geçti.
- The ship passed under the bridge.
Kendimden geçmiş olmalıyım.
- I must've passed out.
Günler haftaları, haftalar ayları kovaladı ve biz ne olduğunun farkına bile varmadan başka bir yıl daha geçmiş oldu.
- Days turned into weeks, weeks turned into months and, before we knew it, another year had passed.
Yapraklar her geçen gün kırmızıya döndü.
- The leaves turned red as the days passed.
Onun erkek kardeşi geçen ay öldü.
- His brother passed away last month.