Öğrencilerin öğlen yemeği zamanı saat on ikiden saat bire kadardır.
- The students' lunch period is from twelve to one.
Övgü öğrencileri çok çalışmaya teşvik eder.
- Praise stimulates students to work hard.
Öğrencilerin öğlen yemeği zamanı saat on ikiden saat bire kadardır.
- The students' lunch period is from twelve to one.
Bazı öğrenciler otobüsle gitti, diğerleri de yürüyerek gitti.
- Some of the students went by bus, and others on foot.
O çok çalışan bir öğrencidir.
- She is a student who studies very hard.
Latince'nin nasıl okunacağını çok az öğrenci bilir.
- Few students know how to read Latin.
Ben okula gitmeyi seven bir talebeyim.
- I am a student who likes going to school.
Toplam olarak takribî bin talebe var.
- There are about a thousand students in all.
He is a student of life.
A student of philosophy.
... just cut out the middleman. Let's give the money directly to students. ...
... to do is to provide millions more students assistance, lower or keep low interest rates ...