İngilizce - Türkçe
strongly motivated to succeed teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- determined
- {s} azimli
Tom azimli bir adamdır.
-Tom is a determined man.
Tom azimli ve çalışkan.
-Tom is determined and hard-working.
- determined
- belirlenmiş
- compulsive
- {s} zorlayıcı
Tom zorlayıcı, değil mi?
-Tom is compulsive, isn't he?
Sen zorlayıcı bir şikayetçisin.
-You're a compulsive complainer.
- determined
- {f} karar ver: adj.kararlı
- compulsive
- (Bilgisayar) zoruntulu
- compulsive
- dürtüyle yapılan
- compulsive
- kompulsif
Tom kompulsif bir stokçu.
-Tom is a compulsive hoarder.
Kocam bir kompulsif kumarbazdır. Ne yapabilirim?
-My husband is a compulsive gambler. What can I do?
- compulsive
- (Pisikoloji, Ruhbilim) zorlanımlı
- determined
- direşken
- compulsive
- zorunlu
Tom zorunlu bir yalancıdır.
-Tom is a compulsive liar.
- compulsive
- mecburi
- compulsive
- {s} ruhb. zorgulu
- compulsive
- (Biyoloji) kompülsif
- compulsive
- tutkudan doğan
- compulsive
- {s} dürtü etkisiyle yapılan
- determined
- metin
- determined
- azimle
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
strongly motivated to succeed teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- compulsive
- driven
- determined
strongly motivated to succeed
Heceleme
strongly mo·ti·va·ted to suc·ceedTürkçe nasıl söylenir
strôngli mōtıveytıd tı sıksidTelaffuz
/ˈstrôɴɢlē ˈmōtəˌvātəd tə səkˈsēd/ /ˈstrɔːŋliː ˈmoʊtəˌveɪtəd tə səkˈsiːd/
Resimler
Favoriler