stop! dont do that anymore, etc

listen to the pronunciation of stop! dont do that anymore, etc
İngilizce - Türkçe

stop! dont do that anymore, etc teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

enough
{s} kâfi

O şimdilik kâfi gelecektir. - That will be enough for the time being.

enough
yeter

Bu hikaye bir derste okumak için yeterince kısa. - This story is short enough to read in one lesson.

Hepimiz için yeterli yiyecek vardı. - There was food enough for us all.

enough
{s} yeterli

On bin yen yeterli mi? - Is ten thousand yen enough?

Yeterli param olsa,o hoş arabayı alırım. - If I had enough money, I would buy that nice car.

enough
yeterince

Twitter yeterince iyi değil. - Twitter is not good enough.

Bu hikaye bir derste okumak için yeterince kısa. - This story is short enough to read in one lesson.

enough
elverir
enough
çıkışmak
enough
interj. yeter, bıktım
enough
yeteri kadar

Annem yeteri kadar masum bir halde Biraz daha bira ister misin? diye sordu. - Mom was innocent enough to ask him: Would you like any more beer?

Bu kitap benim okumam için yeteri kadar kolaydır. - This book is easy enough for me to read.

enough
bes

Bu yiyecek yeterince besleyici değil. - This food's not nourishing enough.

Bu herkesi beslemek için yeterli yiyecek değil. - This isn't enough food to feed everyone.

enough
oddly enough işin tuhaf tarafı şu ki
enough
(İnşaat) yeterli, kafi
enough
{i} yeterli miktar

Burada yeterli miktara sahibiz. - We've got enough here.

Yetersiz beslenme, yeterli miktarda yiyecek almama anlamına gelen yaygın bir yanlış kavramadır. - It is a common misconception that malnutrition means not getting enough food.

enough
{ü} bıktım
enough
{s} yeterli, kâfi. z. kâfi derecede
enough
I have had enough ofArtık ondan bıktım Burama kadar geldi
İngilizce - İngilizce
enough
stop! dont do that anymore, etc