Mavi renk gibi, kakımlar da temel düzeyde bana hitap eden şeylerden biridir.
- Like the colour blue, stoats are one of the things that appeal to me on a primal level.
Amerikan İngilizcesinde kakımlar, gelinciklerin bir alt kümesidir; İngiliz İngilizcesinde ise öyle değildir.
- In American English, stoats are a subset of weasels, while in British English, they aren't.
Tom sevgili Mary'si hariç, gelincikleri her şeyden daha fazla sever.
- Tom loves stoats more than anything except his dear Mary.
Mary, Tom'un gelincikler için tutkusu hakkında doğal olmayan bir şey olduğundan şüphe ediyor.
- Mary suspects that there is something unnatural about Tom's passion for stoats.