Gülümsemeni tekrar görebilmek için, okyanusları aşardım.
- Attraverserei l'oceano per poter rivedere il tuo sorriso.
Gülümsemeni tekrar görebilmek için, okyanusları aşardım.
- Attraverserei l'oceano per poter rivedere il tuo sorriso.
Tom gülüşünü saklamaya çalıştı.
- Tom cercò di nascondere il suo sorriso.
His smile put her at ease.
- Il suo sorriso la tranquillizzò.
Her smile expressed joy.
- Il suo sorriso esprimeva la sua gioia.