O lüks içinde yaşardı. - She used to live in luxury.
O lüks içinde yaşardı.
She used to live in luxury.
Sanat bir lüks değil fakat bir gerekliliktir. - Art is not a luxury, but a necessity.
Sanat bir lüks değil fakat bir gerekliliktir.
Art is not a luxury, but a necessity.