something that is pretty

listen to the pronunciation of something that is pretty
İngilizce - Türkçe

something that is pretty teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

pretty
şirin

Şirin ol ve kapa çeneni! - Be pretty and shut up!

Mary bugün çok şirin görünüyor. - Mary looks pretty today.

pretty
{s} sevimli

Sevimli olan bir kızı var. - He has a daughter who is pretty.

Onun çok sevimli olan bir kızı var. - He has a daughter who is very pretty.

pretty
oldukça

O araba satıcısı oldukça acayip bir adam. - That car salesman was a pretty off the wall kind of guy.

Senden oldukça memnunum. - I am pretty pleased with you.

pretty
{s} cici
pretty
cost a pretty penny ç
pretty
akça pakça
pretty
şeker
pretty
yakşı
pretty
bir hayli
pretty
iyi

O oldukça iyi bir fikir. - That's a pretty good idea.

Tom Mary'yi oldukça iyi biliyor. - Tom knows Mary pretty well.

pretty
epeyce

Tom epeyce zengin, değil mi? - Tom is pretty rich, isn't he?

Tom'un bize inanmadığından epeyce eminim. - I'm pretty sure Tom doesn't believe us.

pretty
(sıfat) güzel, hoş, cici, hayli, sevimli, zarif
pretty
{s} zarif
pretty
a pretty mess berbat iş
pretty
(zarf) epeyce, bayağı, çok, oldukça
pretty
dili epey büyük
pretty
{s} hayli
pretty
çok

İngilizce çok zor, değil mi? - English is pretty hard, isn't it?

Jane çok güzel ve nazik. - Jane is very pretty and kind.

pretty
pretty difficult hayli güç
İngilizce - İngilizce
pretty

I'll get you, my pretty, and your little dog, too!.

something that is pretty

    Heceleme

    some·thing that I·s pret·ty

    Türkçe nasıl söylenir

    sʌmthîng dhıt îz prîti

    Telaffuz

    /ˈsəmᴛʜəɴɢ ᴛʜət əz ˈprətē/ /ˈsʌmθɪŋ ðət ɪz ˈprɪtiː/