something not said seriously, or not actually meant; something done in sport

listen to the pronunciation of something not said seriously, or not actually meant; something done in sport
İngilizce - Türkçe

something not said seriously, or not actually meant; something done in sport teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

joke
{i} komiklik
joke
şaka

Bu şakadan başka bir şey değildi. - It was nothing but a joke.

Hey, külotlu şakalardan vazgeçmenin zamanı geldi.Okuyucuları soğutacaksın,seni sürüngen. - Hey, it's about time you quit it with the panty jokes. You'll put off the readers, you creeper!

joke
{f} fıkra anlatmak

Fıkra anlatmak hoşuma gidiyor. - I like to tell jokes.

Tom fıkra anlatmaktan hoşlanır. - Tom enjoys telling jokes.

joke
mizah
joke
eğlenmek
joke
şaka etmek
joke
nükte
joke
fıkra

Amcam bana masalı bir fıkra gibi anlattı. - My uncle told me the story by way of a joke.

Tom aynı fıkrayı bana on kereden fazla anlattı. - Tom has told me that same joke more than ten times.

joke
(with/about ile) şaka yapmak
joke
takılmak
joke
hezl
joke
{f} şaka yapmak

Şaka yapmakta iyi değilim. - I'm not good at making jokes.

joke
(fiil) şaka yapmak, espri yapmak, muziplik yapmak, fıkra anlatmak
joke
{i} muziplik
joke
{f} muziplik yapmak
joke
{i} şaka, latife, nükte
joke
(isim) fıkra, şaka, muziplik, komiklik, alay konusu
İngilizce - İngilizce
joke
something not said seriously, or not actually meant; something done in sport

    Heceleme

    some·thing not said seriously, or not ac·tu·al·ly meant; some·thing done in sport

    Telaffuz