İngilizce - Türkçe
someone who promotes or exchanges goods or services for money teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- seller
- satıcı
Satıcı bakır ölçeklerde peynir tartıyor.
-The seller weighs the cheese on the copper scales.
Hatırı sayılır bir tartışmadan sonra, alıcı ve satıcı anlaşmaya vardı.
-After considerable argument, the buyer and the seller finally came to terms.
- vender
- {i} işportacı
- seller
- dağıtımcı
- seller
- satılan şey
- seller
- (Ticaret) satan
- seller
- bayi
- trafficker
- kaçakçı
O, bazı uyuşturucu kaçakçıları için para aklıyordu.
-She laundered money for some drug traffickers.
- marketer
- pazarlayıcı
- seller
- {i} satılan şey: best seller çoksatar
- seller
- satılabilecek bir şey
- seller
- best seller en çok satılan
- trafficker
- (isim) kaçakçı, satıcı (uyuşturucu vb.)
- trafficker
- {i} satıcı (uyuşturucu vb.)
- trafficker
- karanlık işlerle uğraşan kimse
- trafficker
- tacir
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
someone who promotes or exchanges goods or services for money teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- trafficker
- seller
- vender
- marketer
- vendor
someone who promotes or exchanges goods or services for money
Heceleme
some·one who promotes or exchanges goods or ser·vic·es for mon·eyTürkçe nasıl söylenir
sʌmwʌn hu prımōts ır îksçeyncız gûdz ır sırvısız fôr mʌniTelaffuz
/ˈsəmˌwən ˈho͞o prəˈmōts ər əksˈʧānʤəz ˈgo͝odz ər ˈsərvəsəz ˈfôr ˈmənē/ /ˈsʌmˌwʌn ˈhuː prəˈmoʊts ɜr ɪksˈʧeɪnʤəz ˈɡʊdz ɜr ˈsɜrvəsəz ˈfɔːr ˈmʌniː/
Resimler
Geçmiş
Favoriler