someone thought to have an unusual degree of enlightenment

listen to the pronunciation of someone thought to have an unusual degree of enlightenment
İngilizce - Türkçe

someone thought to have an unusual degree of enlightenment teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

illuminate
{f} aydınlatmak

Karanlık alanları aydınlatmak için bir el feneri kullanırım. - I use a flashlight to illuminate dark areas.

illuminate
{f} ışıklandırmak
illuminate
tezhipçi
illuminate
aydınlığa kavuşturmak
illuminate
donatmak
illuminate
(Sanat) ışık vermek
illuminate
aydınlat

Gün ışığı ortalığı aydınlatır, acılar da ruhu. - Sun lights the landscape, pain illuminates the soul.

Ayin sırasında binlerce mum kiliseyi aydınlattı. - Thousands of candles illuminated the church during the ceremony.

illuminate
{f} (birini/bir konuyu) aydınlatmak
illuminate
{f} aydınlanmak
illuminate
{f} ışıtmak
illuminate
{f} yaldızlı harflerle süslemek
illuminate
(İnşaat) aydınlatma

Karanlık alanları aydınlatmak için bir el feneri kullanırım. - I use a flashlight to illuminate dark areas.

illuminate
{f} (kitabı/yazıyı) tezhip etmek
İngilizce - İngilizce
illuminate
someone thought to have an unusual degree of enlightenment

    Heceleme

    some·one thought to have an u·nu·su·al de·gree of En·light·en·ment

    Türkçe nasıl söylenir

    sʌmwʌn thôt tı häv ın ınyujuıl dîgri ıv enlaytınmınt

    Telaffuz

    /ˈsəmˌwən ˈᴛʜôt tə ˈhav ən əˈnyo͞oᴢʜo͞oəl dəˈgrē əv enˈlītənmənt/ /ˈsʌmˌwʌn ˈθɔːt tə ˈhæv ən əˈnjuːʒuːəl dɪˈɡriː əv ɛnˈlaɪtənmənt/